Ana Sayfa 1998-2012 Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin millî kimliği nedir?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin millî kimliği nedir?

ÜÇ kıtada 620 yıl hükümran olan ve etkisini Afrika’dan Sibirya steplerine, Orta Avrupa’dan İngiltere ve İzlanda’ya, Uzak-Doğu’da; Java adası ve Japonya’ya kadar hissettiren Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılması üzerine, Atatürk ve silâh arkadaşlarının, Türklerin yoğunlukta olduğu vatan topraklarını bağımsızlığına kavuşturma azmi sonucu kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Atatürk’ün önderliğinde çok büyük atılımlara sahne olmuş, gerçekleştirilen devrimlerle bu coğrafyada yaşayan insanlar komşularına nazaran çağ atlamışlardır.

Atatürk döneminde; devletin bütün kurumları Türk cihan hâkimiyeti mefkûresine bağlı olarak işlevlerini sürdürmüş, Misak-ı Millî hudutları içerisinde yer alan Hatay’ın ilhakı gerçekleştirilmiş, Kıbrıs, Ege adaları, Batı Trakya, Musul-Kerkük ve Kafkaslarla ilgili çalışmalara devam edilmiş, Türk dünyası bir bütün olarak ele alınıp tarihten gelen bütün millî ve mânevî ilişkiler sıcaklığını koruyacak şekilde devam ettirilmiştir.

Atatürk’ün vefatından sonra, bu politikadan tamamen vazgeçilmiş, Türkiye’ye sığınmaya çalışan soydaşlarımız, Türk askerinin gözü önünde Moskof kurşunları ile delik deşik edilirken “Millî Şef’in (!) direktifleri ile”, bu tür olaylara seyirci kalınmış, Atatürk’ün; “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” sözü ile ne kasdettiği düşünülmeden, yanlış bir yorumlamaya sıkı sıkıya bağlı kalınarak, 1938’den sonra, hedefsiz ve ruhsuz bir devlet yapısı oluşturulmuştur…

Bugünün dünyasında “Süper Güç” konumunda bulunan Amerika Birleşik Devletleri, değişik ırk ve dinden insanların oluşturduğu 260 milyonluk nüfusa sahip bir devlet olmasına rağmen, “Everything for the USA-Herşey Amerika içindir” ideolojisi etrafında kümelenmişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşları ise, uygulanan politikalar sonucu; tepkisiz, duyarsız, resmî bir devlet ideolojisinden yoksun, günlük yaşayan, kısa, orta ve uzun vadeli stratejisi bulunmayan bir toplum hâline getirilmiştir. Bu hazin durumu; gönderdiği mektup, Millî Güvenlik Kurulunun internet sitesinde yayınlanan bir vatandaşımızın ifadelerini kullanarak açıklamakta yarar görüyorum. Vatandaşımız soruyor;

• Türkiye Türklerin midir?

• Türkiye’yi kimler idare ediyor?

• Sivil yönetimler, bürokrasi, silâhlı kuvvetler ve istihbarat teşkilâtlarının etkin ve yetkin noktalarında bulunanlar kimlerdir? Bunların araştırması yapılıyor mu, yapılıyorsa kimler tarafından yapılıyor?

• Ülkenin millî sermayesi var mıdır? Ülke sermayesinin öncüleri olarak bilinenler millî bir kimliğe sahip midir? (Atatürk tarafından hazırlattırılan Devlet İhale Kanunu’nun birinci maddesinde, devlet ihalesine girebilmek için Türk ve Müslüman olmak şartı vardı.)

• Türkiye’deki büyük firmaların yurt dışı bağlantıları nelerdir? Kim adına ve hangi ideal uğruna Türkiye’de faaliyet göstermektedirler? Bu sermaye grupları gerçekte kime hizmet etmektedir?

• Bu ülkenin nimetinden faydalananlar, külfetine ne derece katlanmaktadırlar?

• Türkiye neden bütün kurumları tarafından hortumlanmakta, birilerine peşkeş çekilmektedir?

• Atatürk ile Atatürkçülük arasındaki fark nedir? Bu millet Atatürkçülüğü değil, Atatürk’ü ne zaman öğrenecektir?

• Kemalizm nedir? Kemalist-Anti Kemalist nedir? Sağcı Kemalist-Solcu Kemalist ne demektir?

• Atatürkçü Düşünce Dernekleri ne iş yaparlar? Bu derneklerde faal olan insanların büyük çoğunluğu sol görüşlü ve hattâ bir kısmı geçmişte Komünist Manifesto’nun Türkiye’deki sempatizanı, taraftarı, ya da üyesi olmuşlardır. Bunların Atatürk’le bağlantısı nedir? Atatürkçü diye, gazetelerde yazı yazan, kongre salonlarında seminerler veren, televizyon ekranlarında boy gösteren, propaganda yapan kişilerin bir çoğu, 1990 ve 1980 öncesinin Komünist ve sol manifestolarının savunucusu olanlar; hattâ Türkiye Cumhuriyeti’ni temelden yıkacak olan görüşlerin savunucularıdır. Bunların da Atatürk’le ne ilişkisi olabilir?

• Bu ülkede 70 yıldır, ana okulundan başlanmak üzere, üniversite ve devlet dairelerinde Atatürkçülük öğretilmektedir. Ancak, neden hâlâ bazı insanlar Atatürk’e değil de, Atatürkçülüğe karşı durmaktadır. Acaba bir yerlerde hata mı yapılmaktadır?

• Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Türk milletine verdiği ideal nedir? Gösterdiği hedef nedir? Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi hâlâ geçerli midir?

• Türkiye Cumhuriyeti Devleti bulunduğu coğrafyada, ABD ve İSRAİL merkezli iç ve dış politika uygulamak veya birileri tarafından dayatılan bu politikaları benimsemek zorunda mıdır?

• Türkiye’nin kendi stratejisini ortaya koyan, ya da koyacak olan, kısa, orta ve uzun vadeli, millî strateji temeli üzerine oturtulmuş plânları var mıdır? Yoksa, bulunduğu coğrafyada kendisine biçilen rolü oynamak zorunda mıdır? Bölgenin dışa bağımlı jandarması mıdır?

• Türkiye, 220 milyar dolar iç ve dış borcu ile, IMF ve diğer küresel sermaye gruplarına olan bağımlılığı ve sivil ve askerî sanayideki dışa bağımlılığı ile, gerçekten BAĞIMSIZ bir ülke midir? Atatürk’ün bağımsızlık mücadelesi ve Kurtuluş Savaşı’nın mânâsı bu mudur? Yoksa, Atatürk’ün ifadesi ile; “Ülkenin ve devletin bütün kaleleri işgal altında mıdır?”

• Atatürk milliyetçiliği nedir? Atatürk ne milliyetçisidir?

• Yurtdışında yaşayan Türkler, bağımsız Türk devletleri ve hâlen bağımsızlık mücadelesi veren Türklerle ilgili bir siyaset ve dış politika var mıdır? Doğu Türkistan, Batı Trakya, Kerkük ve Balkan Türkleri ile ilgili millî bir strateji var mıdır? Bunlara ne zaman sahip çıkacağız?

• Ülkenin maddî ve mânevî zenginlikleri (yer altı ve yer üstü) ne zaman bizim olacaktır? Şu anki sömürüye ne zaman son verilecektir?

• Millî bütünlük, millî şuur, millî birlik ve beraberlik, millî ahlâk ve fazilet gibi değerleri ülkemiz insanına ne kadar öğretebiliyoruz? Bu değerler ülkemizin eğitim kurumlarında ve devlet dairelerinde ne derece verilmekte ve bu değerlere nasıl sahip çıkılmaktadır?

• Bu ülke insanına verilen bir millî kimlik var mıdır, varsa nedir?

Bu soruların Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği tarafından cevaplandırılıp cevaplandırılmadığını veya cevaplandırıldı ise, ne şekilde cevaplandırıldığını bir vatandaş olarak ben de merak ediyor ve soruların sahibini kutluyorum.
 

Orkun'dan Seçmeler