Osmanlı Devleti’nin dağılıp yıkılmasına yol açan sebepler arasında “Şark Meselesi” de yer almaktadır. Batı dünyası tarafından ortaya atılan bu “mesele”, çok kimsenin sandığından daha önemlidir ve sonuçları da ona göre olmuştur.
“Şark Meselesi” (Doğu Sorunu) tarihin ilk çağlarından itibaren konu edinilmiştir. Eski Yunan için bir şark meselesi (İran) vardı. Makedonya Kralı İskender için bir şark meselesi vardı. Roma için vardı (Attila’nın Hunları). Hele, Türklerin Orta Doğu’ya gelmeleri üzerine bütün azametiyle ortaya çıkan bir şark meselesi (Haçlı Seferleri) vardı. Osmanlı Devleti’ni n, Avrupa’nın kalbi sayılan Viyana’ya kadar gitmesi Hristiyan dünyasını bu defa savunmaya sevk ettiği için Şark Meselesi küllenmişti. Ama, Osmanlı Devleti zayıflayıp gerilemeye başlayınca yine ortaya atıldı. Özellikle 19. yüzyılın sonunda, Berlin Kongresi’nden sonra adamakıllı güncel hâle geldi. Berlin Antlaşması’nın 63. maddesi, Osmanlı Devleti’nin doğu illerinde ıslahat yapılmasını öngörüyordu. Sultan II. Abdülhamid, bu maddenin uygulanmasını elinden geldiği kadar geciktirdi. Avrupa devletleri, bu maddeyi ileri sürerek Osmanlıların iç işlerine karışmaya başladılar. Ermeni isyanları ve sonra Kürt ayaklanmaları, hep Şark Meselesi’nin kurcalanmasıyla ateşlendi. Günümüzde, Batı için Türkiye, Şark Meselesi’nin önemli bir parçasıdır ve adı konmasa da eski oyunların yeniden sahnelenmesi anlamındadır.
Şark Meselesi hakkında geniş neşriyat yapılmıştır. Bu konudaki literatür oldukça bzengindir. Kafkasya doğumlu bir Osmanlı subayı olan Ahmed Saib’in, Şark Meselesi adlı incelemesi, Sancak gazetesinde neşredilmiş, daha sonra kitap hâline getirilmiştir (1911). Ankara Üniversitesi Dil-Tarih ve Coğrafya Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Saadettin Gömeç, Arap harfli bu basımı Latin harflerine çevirerek ve günümüz Türkçesiyle daha anlaşılır hâle getirerek hazırlamıştır. Akçağ Yayınları arasında yeni çıkan bu eser, konuyla ve daha geniş olarak Türkiye’nin meseleleriyle ilgilenen herkes için yararlı bir başvuru kitabıdır. Sancak’ta üç bölüm hâlinde yayımlanmış olan bu çalışma, Gömeç tarafından konularına göre 8 bölüme ayrılmış ve her bölüm ayrıca isimlendirilmiştir. Prof. Gömeç, ayrıca uzun bir önsözle Şark Meselesi’nin içyüzünü de açıklamıştır. Bu önsözün, esere ayrı bir değer kattığını söyleyebiliriz.
“Şark Meselesi”ni bütün okurlarımıza tavsiye ederiz.