Bir halkın uzun süre yaşaması ve tarihe geçmesi için dilin, kitabın, müziğin ve madalyaların çok önemi vardır. Bir çok tarihçi ve yazar, belli bir günü kitaplarında bir satır veya şiirlerinde bir mısra ile kaleme alırlar ve seneler sonra, onlardan sonrakiler, o satırı tarihî kaynak olarak gösterir.
Millî Mücadele dönemi edebiyatçılarından Halide Edip Adıvar’ın (1884-1964) “Türk’ün Ateşle İmtihanı” adlı kitabında, Ermeni lobisinin faaliyetlerine yardımcı olduğunu görüyoruz.
Nurer Uğurlu’nun, Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. aracılığıyla 1998 yılında, Cumhuriyet gazetesi okurlarına sunduğu kitabın 22. sayfasında şöyle yazmaktadır: “Ermeni generali Andranik, halkı göçe zorlayan kıtaller (toplu öldürmeler) yaptırmıştı. Amerika’nın, sadece bizim Ermenilere karşı önceden (ta Abdülhamit zamanından beri) yapmış olduğumuz kıtal ve tehcirlerinden dolayı tamamen Ermeni taraftarı olduğu görülüyordu”1
Yazar, bu cümlesi ile Ermeni komutanı Andranik Ozanyan’dan önce, Türklerin “soykır ım” yaptığını göstermek istiyordu. Cumhuriyet gazetesi, bu kitabı hangi okurlarına armağan etmek istemiştir acaba?
Kendi araştırmalarımda, yabancı kaynaklara da yer vermek istiyorum. 1915 yılında Rusya’da yaşayan Ermenilerin sadece 200.000’i orduya katılmıştır. Bu sayı İtilâf Devletlerinde 55.000’dir. O dönem, dünyadaki Ermeni nüfusu 2.000.000’u geçmemektedir.
Tiflis’de yerleşen Ermeni Millî Bürosu, Osmanlı ile savaşmak için Ermeni Birlikleri kurar. Bu birliklere Andranik Ozanyan, Drastamat Kanayan, Amazasp, Kerı, Vartan Megrabyan, Arşan Janpoladyan, Grigor Avşaryan, Hayk (Hay) Bjçkyan, Ovsep Argutyan komutanlık ederler. Toplam 25.000 askerin yer aldığı bu birliklerin en büyüğü, Andranik Ozanyan’ın 1.500 kişilik birliğidir. 1915 yılının Nisan ayında, Vartan Megrabyan’ın komutanlığı altında Ararat Birliği kurulur.
Aralık 1914-Ocak 1915 arası Sarıkamış Savaşı’nda Türkler 90.000 askerini (bunların 30.000’i soğuktan donmuştur), Rus-Ermeni ordusu ise 20.000 askerini kaybetmiştir.2
Aralık 1918’de, Çukurova’nın işgalinde Monarga (Boğaztepe-Kıbrıs) Ermeni Lejyonu kadın, çocuk ve yaşlı ayrımı gözetmeden toplu katliamlar yapar. Bu bölgeye, Suriye’den 120.000 Ermeni göçmeni getirilip yerleştirilir. 10.000’den fazla askeri olan Ermeni Lejyonu, aynı katliamları Gaziantep, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa’da da yapar3
Ermeni Lejyonu ve Drujina’larının (birliklerinin) Osmanlı topraklarında savaşması hiç de tesadüf değildir. İtilâf Devletleri, Ermeni Diasporasına Kilikiye’de bir Ermeni Devleti kurulmasına, Rusya ‘da Doğu Ermenistan Devleti’nin kurulmasına söz vermiştir. Bu, “Büyük Ermenistan” hayâlinin bir parçasıdır.
Ermeni Lejyonerleri “Büyük Ermenistan” için karşılarına çıkan herkesi katletmişlerdir.
Üzülerek belirtmek isterim ki, bunları yazacak ve dünyaya anlatacak tarihçilerimiz yok. Ermeni araştırmacıları, şu anda Fransa’nın, Suriye’nin, Rusya’nın ve Gürcistan’ın bütün arşivlerinde araştırma yapmakta ve kendi çıkarları için yeni tarihî belgeler hazırlamaktadır.4
Neden Türkiye’den hiçbir tarihçi-araştırmacı ekibi bu arşivlere gitmiyor? Gidenler de karşılarına bir engel çıktığı zaman, mücadele etmeden geri dönüyor? Biz, tarihin gerçeklerini şimdi açığa çıkartmazsak bir daha bu imkânımız olmayabilir. Çünkü; Andranikler, Pogoslar, Vartanlar, Hayklar artık içimizdeler ve Ömer, Sevan, Bilge, Mehmet isimleriyle aramızda yaşıyorlar, silâh olarak da kalemlerini kullanıyorlar.
Sıranın bizde olduğunu, bunun için çok geç kalınmadığını düşünüyorum. Tarihin gerçeklerini dünyaya tanıtmak için bir fon yaratılıp, yabancı tarihçiler ile ortak kitaplar, usta yönetmenler ile ortak filmler, sevilen sanatçılar ile ortak gösterimler yapılması şarttır.
KAYNAKLAR
1. Halide Edip Adıvar “Türk’ün Ateşle İmtihanı I”, 1998, sayfa 22.
2. A.G. ŞİROKORAD “Rus-Türk Savaşları 1676-1918 Yılları” Minsk 2000. sayfa 660.
3. Halil AYTEKİN, “Kıbrıs’ta Monarga (Boğaztepe Ermeni Lejyonu Kampı)” Türk Tarih Kurumu Basımevi-2000 sayfa 97.