Ana Sayfa 1998-2012 DEVLET ÖZÜR DİLEMEZ

DEVLET ÖZÜR DİLEMEZ

Son zamanlarda çıkan yeni bazı tartışmalarla Türkiye’de sun’i gündemler yaratıldığı gibi, bu suretle Türkiye’nin itibarı üzerinde de birtakım çevreler oyunlar oynuyorlar. Bunların çoğunun gayr-i Türk ve gaflet içerisinde bulunan kişiler olduğunu biliyoruz.

Bu samimiyetsiz, hiyanet içindeki insanlar, devamı olduğumuz Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı sırasında, ülkemizde Türklerin düşmanlarıyla işbirliği yaparak, savunmasız köy ve kasabalarımızda silahsız halka zulümler ve katliamlarda bulunan bir grup Ermeni’nin ikamet ettikleri yerlerden alınarak, başka mahallere yerleştirme (tehcîr) hadisesi esnasında zarar görmeleri sebebiyle özür dilememiz gerektiği yolunda birtakım fikirler ileri sürüyorlar. Esasında Türkiye Cumhuriyeti’nin durumu, şu anda Osmanlı Devleti’nin o son zamanlarına benzemektedir. Amerika ve Avrupa’ya olan borçlardan dolayı başı sıkışmış, tek çareyi AB’ne girmekte gören bir Türkiye, yabancılar ne derse kabul ettiği gibi, devlet adamlarımız da maalesef ilerisini düşünememekteler. Buna binaen de hâlâ â Osmanlı zamanındakine benzer bir şekilde bazı azınlıklar ve gayr-i Türkler bizden bir şeyler koparmanın peşindeler.

Devlet nedir? İlim adamlarının tanımlamalarına göre; toprağı, üzerinde yaşayan bir halkı bulunan ve onları ortak değerler etrafında birleştiren siyasi bir müessesedir. Dolayısıyla bu kurum toplumun düzenini, güvenliğini, huzurunu, refahını göz önünde bulundurur. Kanunlar çerçevesinde adı, bayrağı, millî marşı, sınırları olan bu özel yapıyı temsil eder.

İşte devletin bu gibi tanımlarının yanı sıra, görevlerinden birisi de hiç ayırım gözetmeden vatandaşlarının mal ve can güvenliğini sağlamaktır. Osmanlı Devleti de zamanında bunu yapmıştır. Hudutları dahilinde yaşayan halkın bir kısmını, yine kendi tebaası olan başka bir gruptan korumak maksadıyla onları ülkenin değişik yerlerine göndermek zorunda kalmıştır. Bu olağanüstü vakitlerde her devletin başvurduğu bir yöntemdir. Dönemin şartları göz önünde bulundurulmadan, bugünkü varsayımlarla tarih hiçbir zaman yargılanamaz. Dolayısıyla o çağda böyle bir hareket gerekliydi ve Türkiyede bunu yapmıştır. Günümüzde öyle bir vaziyet zuhur ettiği takdirde yine aynı şeyler olabilir. Buna da kimsenin bir laf demeye hakkı yoktur. Hele gözümüzün önünde bazı devletlerin açıkça birtakım halklara katliamlar ve soy kırımlar yaptığını hesaplayacak olursak ki, bu ülkelerden birisi de Ermenistan’dır, avaz avaz bağıran bu insanlara önce kendinize bakın deriz. Onlar, Azerbaycan Türklerini çağın en son ve en büyük insan kıyımına tâbi tuttular. Bunun yanında Türkiye’nin, Ermenileri I. Dünya Harbi’nde bulundukları topraklardan alarak, başka mekânlara götürmeleri ve bu sırada yollarda vukua gelen hadiseler gayet masumanedir. Bu yüzden bazı devletler ve kuruluşlar Türkiye’ye bir şey söylemeden önce kendi pisliklerini temizlemelidir.

Değinmek istediğimiz bir diğer husus ise, şu veya bu şekilde geçmişte cereyan eden birtakım yanlışlardan dolayı bir ülkenin özür dileyip, dilememesidir. Bugün bu konuda da dünya kamuoyunda değişik görüşler veya yönlendirmeler vardır. Eli-kolu bağlanmış, zavallı duruma düşürülmüş Türkiye’ye karşı yoğun bir baskı kampanyası yürütülüyor. Ne imiş, efendim Avustralya Aborjinlerden, Almanya Yahudilerden özür dilemiş. Türkler de bunu yapsa ne olur? Bir kere kişilerin veya kurumların özür dilemesi için her şeyden evvel ortada bir suç ve suçlunun olması lazımdır. Bütün bunlar bir yana Avustralya gibi daha dün ortaya çıkmış, devlet geleneği olmayan bir memleket ile Türkiye bir tutulamaz. Almanya ise, İkinci Dünya Savaşı’ndan da yenik çıkmış ve bazı suçlar ona zorla kabul ettirilmiştir. Haydi aynı şeyleri bugün Almanya’ya yaptırın da görelim! Bu asla mümkün değildir. Zaten güçlü Almanya’nın da umurunda değil.

Biz Türk milletiyiz ve tarihin yaşayan en eski iki devletinden biriyiz. Daha dün peyda olmadık. Cihan tarihinde onurlu bir yere sahibiz. Zalimin düşmanı, mazlumun hâmisi olarak tarihe geçtik. Bunu üç-beş kişinin hezeyanı ile ayaklar altına aldırmayız. Hiçbir onurlu devlet, gerekçesi ne olursa olsun kimseden özür dilemeyeceği gibi, Türk milleti olarak biz de kimseden özür dilemiyoruz.

 

Orkun'dan Seçmeler